Enerji krizleri: Adil bir dayanışma örgütleyebilir miyiz?

İşletmeler. Nisan 2025'te İber Yarımadası'nda büyük bir elektrik kesintisi yaşandı ve ulaşım, havaalanları, aydınlatma vb. gibi hayati sistemlerin on iki saatten uzun süre boyunca büyük ölçüde durmasına neden oldu.
Bu kriz, farklı elektrik kaynaklarının yaygınlaşması ve ulusal şebekeler arasındaki artan bağımlılıklar karşısında elektrik sistemlerinin göz ardı edilen istikrarsızlığını gözler önüne serdi. 2023 yılında, gaz ve elektrik arzındaki kesintiler, felaket boyutunda kesintiler korkusunu çoktan uyandırmıştı. Bu "elektrik kesintisi" riskleri karşısında, olağan koruma önlemleri (yük atma, karneleme, fiyatlandırma) şebekenin istikrarını en iyi şekilde dengelemeyi amaçlamaktadır.
Ancak bu kıtlıkların olasılığı artarsa, bu önlemlerin ilgili topluluklar için adil olup olmadığını sorgulamamalı mıyız? Nitekim, araştırmacılar ve uygulayıcılar arasında yapılan ortak bir çalışma, kadim "ortak tehlike" kuralından ilham alarak elektrik kesintilerini yönetmenin yeni yollarını önermiştir ("Bilinç kesintisi riskini yönetmek. Ortak tehlike modelinin bir uygulaması için", Antoine Goutaland, Charlotte Demonsant, Armand Hatchuel, Kevin Levillain, Blanche Segrestin, Gérald Vignal, Revue française de gestion , 2023/2, n° 309).
Üretim ve tüketim arasında beklenmedik bir dengesizlik gibi çeşitli yerel kesintiler ve arızalar , "elektrik kesintisi" olarak bilinen bir dizi bağlantı kesintisini tetikleyebilir. Bu kesintinin oluşmasını önlemek için ağ yöneticileri genellikle bazı kullanıcıları "feda etmek" zorundadır. Verimli ve uygun maliyetli olmak için bu fedakarlıklara hazırlıklı olunmalıdır. İlk olarak, ağ "yük atma" özelliğine sahip şubelere ayrılarak organize edilir. Kalan ağ daha sonra korunur, ancak kesinti şubedeki tüm kullanıcıları eşit şekilde etkiler.
Alternatif bir yaklaşımİkinci yaklaşım, kriz durumunda bazı tüketicilerle önceden pazarlık yaparak karneye bağlanmalarına izin vermektir. Ancak bu kesintiler, alt kullanıcılar için de kesintilere yol açabilir.
Bu makalenin %39,68'i okunmayı bekliyor. Geri kalanı abonelere ayrılmıştır.
Le Monde