Ücret ve emeklilik artışları, banka millileştirmesi: Fransız Komünist Partisi büyük bir yatırım planı istiyor

Komünist Parti (PCF), ulusal sekreteri Fabien Roussel'in 23 Ağustos Cumartesi günü yaptığı açıklamaya göre, "iklime hizmet etmek ve toplumsal acil durumlara yanıt vermek için" beş yıl boyunca 500 milyar avroluk bir yatırım planını savunan bir "Fransa anlaşması" önerecek.

Fabien Roussel, Cumartesi günü Montpellier'deki PCF Yaz Üniversitesi'nde yaptığı konuşmada, "12-14 Eylül tarihleri ​​arasında düzenlenecek olan İnsanlık Bayramı'nda sol güçlere ve tüm Fransız halkına Fransa için bir anlaşma önerisi sunacağız" dedi.

Komünistler, özellikle "Avrupa Merkez Bankası'ndaki Caisse des Dépôts'ta bulunan paranın kontrolünü geri alarak beş yıl boyunca 500 milyar avroluk bir yatırım planını" savunuyorlar; böylece "topluluklara, işletmelere ve devlete, tanımlanmış kriterler temelinde ve iklim ve "sosyal acil durumlar"ın hizmetinde sıfır faizle borç vermek" amaçlanıyor.

Bunun için bankacılık sektörünün bir bölümünün millileştirilmesinin şart olduğunu söyledi.

Fransız Komünist Partisi (PCF), " ücretleri derhal artırmayı , emekli maaşlarını yükseltmeyi, temel ihtiyaç maddelerindeki vergileri düşürmeyi ve elektrik fiyatlarını derhal düşürmeyi" ve ayrıca "yılda 200.000 konut inşa etmeyi" öneriyor.

Programda ayrıca "yirmi yeni nükleer santralin inşası" ve "trenle tercihli seyahat imkânı sağlamak, ancak bilet fiyatlarını düşürmek için demir yolu ağına yatırım planı" da yer alıyor.

PCF ayrıca "statü altında yüz binlerce öğretmen, bakıcı, sosyal hizmet görevlisi, gümrük memuru, polis memuru ve bölge görevlisinin işe alınmasını ve eğitimini planlamayı" amaçlıyor.

François Bayrou'nun bütçesi "değişmezse" ve Başbakan "bunu bir kez daha zorla geçirmeye niyetliyse", "gensoru önergesi verilecek ve biz de ona oy vereceğiz" diyen PCF lideri, internette doğan ve Fransa'nın 10 Eylül'de "engellenmesi" çağrısı yapan hareketin yanı sıra tüm sendikal seferberlikleri de "destekleyeceğini" söyledi.

Fabien Roussel, Avrupa Birliği ile ABD arasındaki gümrük anlaşmasını da kınayarak, "olağanüstü bir Avrupa Konseyi", Avrupa ve ulusal parlamentolara sevk ve Fransa'da referandum çağrısında bulundu.

Fabien Roussel, Rus-Ukrayna ihtilafı konusunda, "Brest'ten Vladivostok'a (Rusya) kadar Avrupa kıtasındaki tüm ülkeleri birleştiren yeni bir Avrupa antlaşmasından" söz ederken, bir kez daha "Ukrayna'nın tarafsızlığını ve NATO'ya dahil edilmemesini" savundu.