BOŞ POZİSYONLAR/ Siyaseti de zorlayan, kolay çözümü olmayan sorun

İtalyan şirketlerindeki iş ilanı verileri iyileşiyor, ancak optimum duruma ulaşmak için hâlâ yapılması gereken çok şey var.
Ağustos ayı, en azından Ferragosto'dan sonraki ayın ikinci yarısı, geleneksel olarak siyasetin faaliyetlerini gözden geçirip canlandırdığı bir zamandır. Bu yıl, devam eden iki (en azından iki büyük) savaş göz önüne alındığında, siyaset ne yazık ki hiçbir zaman gerçek anlamda ara vermedi.
Ancak, parlamento faaliyetlerinin "olağan" bir şekilde yeniden başladığı bu günlerde, diğer konuları tartışma fırsatını kaçırmamalıyız. Dahası, barış ve istihdam, siyasi ve sendikal mücadelelerde, hatta başarılı seçim sloganlarında bile sıklıkla el ele giden iki konudur.
Örneğin, yakın zamanda yayınlanan Istat raporunda da belirtildiği gibi, piyasa trendlerini, önümüzdeki aylarda hangi mesleklere en çok talep olacağını ve şirketlerin hangi rolleri doldurmasının en zor olacağını göz önünde bulundurmak ilginç olabilir.
Son aylarda, en azından istatistik enstitümüze göre, "boş" pozisyonlarda hafif bir düşüş yaşandı. Bu "işsiz" pozisyonlardaki düşüş, hem imalat hem de hizmet sektörlerinde özellikle belirgin. Şirket büyüklüğüne bakıldığında, ülkemizin imalat sektöründe ondan az çalışanı olan (birçok) küçük işletmede doğru işe işçi bulma zorluğunda önemli bir değişiklik yok.
Kısacası, veriler birçok açıdan cesaret verici, ancak daha az sayıda insanın bu işleri doldurabilecek kapasitede olmamasını ve aynı zamanda daha az sayıda insanın kendilerini geliştirebilecekleri ve gerçekleştirebilecekleri doğru mesleki fırsatlardan yoksun kalmasını sağlamak için yapılması gereken çok şey var.
Gençlerin eğitim ve öğretim sisteminden işletmelere, yaşlıların ise işgücü piyasasının dışından içine geçişlerini kolaylaştırmak için yüksek kaliteli aktif politikalara, mevcut becerilerin yeniden eğitilmesine ve iş ve aile ihtiyaçlarını uzlaştıran sistemlere odaklanarak (bu hala çok fazla "kadın" sorunu olan bir konudur) kesinlikle çalışmalıyız.
Bunlar, en azından resmi olarak, genellikle herkesin hemfikir olduğu konular. Öyleyse neden bu son birkaç "tatil" gününü diyalog kurmak ve rollerden ve bağlılıklardan kaynaklanan meşru pozisyonların ötesinde çözümler veya en azından sorunları çözmek için faydalı fikirler bulmak için kullanmayalım? Hatta buna, Eylül ayında başlayacak olan "normal" (neyse ki sadece siyasi) savaşlara yeniden başlamayı beklerken birlikte çalışabileceğimiz kısa bir "ateşkes" bile diyebiliriz.
— — — —
Sizlere kaliteli ve bağımsız bilgi sağlamaya devam edebilmek için yardımınıza ihtiyacımız var.
İl sussidiario