Rusların neden daha hızlı iş bulduğu ortaya çıktı.

Günümüzde işsiz Ruslar ortalama 5,1 aylarını yeni bir iş arayarak geçiriyor. Bu rakam etkileyici görünmese de, kurumun 2009'dan beri tuttuğu Rosstat istatistiklerinde tüm zamanların en yüksek seviyesi. Uzmanlara göre, bu durum öncelikle hizmet sektörü ve perakende gibi ekonominin hızla büyüyen tüm sektörleri için tipik. Ancak bunun imalat sektörüyle pek ilgisi yok.

2009 yılında ortalama iş arama süresi 7,4 aydı. 2019 yılına kadar yedi ila sekiz ay civarında seyretti ve 2023'te altı ayın altına düştü. Bu yılın Temmuz ve Eylül aylarında ise rekor seviyelere ulaştı: 4,6 ve 4,8 ay (Ocak-Eylül dönemi için ortalama 5,1 ay).

İşsizlik oranına gelince (Uluslararası Çalışma Örgütü metodolojisine göre), Eylül ayında %2,2, yani 1.646.000 kişi, Ağustos ayına göre 54.000 kişi daha fazlaydı. Federal Çalışma ve İstihdam Servisi verilerine atıfta bulunan Rosstat'a göre, Ağustos ayı sonu itibarıyla 400.000 vatandaş iş bulma kurumlarına kayıtlı işsiz olarak kayıtlıydı. Bunlardan 300.000'i işsiz olarak kayıtlıydı ve bunların 200.000'i işsizlik maaşı alıyordu. Ülkenin 15 yaş ve üzeri iş gücü 76,5 milyon kişiydi.

Hatırlatmak gerekirse, ILO metodolojisine göre işsizler; işi olmayan, aktif olarak iş arayan ve yakın gelecekte çalışmaya başlamaya hazır olan kişilerdir.

Düşük işsizliğin büyük bir nimet olduğunu kimse inkâr edemez, ancak Rusya'da bu durum, Merkez Bankası Başkanı Elvira Nabiullina'nın yakın zamanda Devlet Duması'nda yaptığı konuşmada haklı olarak belirttiği gibi, zaten bir işgücü açığına dönüşmüş durumda. Nabiullina, işgücü piyasası göstergelerinin bu kadar uzun süre bu seviyede kaldığı başka bir büyük ekonomi örneği bulmanın zor olduğunu belirtti. Şirketler arasında personel için yaşanan şiddetli rekabet, ücret artışının işgücü verimliliğini geride bırakmasına yol açıyor. Düzenleyici kurumun başkanı, "Yani enflasyonu yukarı çekiyor ve aynı ücretleri değersizleştiriyor," diye açıkladı.

"İş bulma sürecinde çok sayıda açık pozisyon olduğunu düşünürsek, beş ayda iş bulmak uzun bir süre," diyor Sosyal Ekonomi Araştırmaları Merkezi direktörü Alexey Zubets. "Sanırım çoğunlukla tanıdıklar veya sosyal medya aracılığıyla bulunan işlerden bahsediyoruz. İnsanlar iş bulma sürecinde sunulan seçeneklerden memnun kalmıyor (ya da bu kanalın işe alım için uygun olduğunu düşünmüyor), bu yüzden tanıdıklarına yöneliyor veya popüler sosyal medya platformlarında ilan veriyorlar. Durum ekonomik sektörler arasında büyük farklılıklar gösteriyor. Otomotiv, metalurji ve inşaat sektörlerinde işler iyi gitmiyor; durgunlaşan bazı sektörler dört günlük çalışma haftasına geçti. Ancak perakende, çeşitli hizmet türleri, pazar yerleri - kısacası kamu hizmetleriyle ilgili her şey - bu sektörler bugün oldukça hızlı büyüyor. Sonuç olarak, giderek daha fazla işçiye ihtiyaç duyuyorlar."

Zubets, aslında Rus işgücü piyasasının ayrımcılığa uğramaya devam ettiğini belirtiyor: Bir yandan bazıları işsiz kalıyor ve yeni iş bulmakta zorlanıyor, diğer yandan belirli sektörlerde uzmanlara, özellikle de gerekli geçmişe ve niteliklere sahip olanlara olan talep yüksek.

"İşsizlik oranı %5'in altına düştüğünde piyasa rekabetinin önemli ölçüde zayıfladığına inanılıyor. Mevcut %2,2, Rusya için zorlu bir meydan okuma," diyor ekonomist ve kıdemli finansal iletişim müdürü Andrey Loboda. "Ülkenin dört bir yanını dolaşıyorum ve Urallar'dan Çukotka'ya kadar büyük işverenlerin yıllardır 400.000 ila 500.000 ruble ve üzeri maaşlar ilan ettiğini görüyorum. Özellikle kuzey bölgelerinde ve Sibirya ve Uzak Doğu'daki bölgesel merkezlerden uzak bölgelerde ciddi bir insan kıtlığı var. Sonuç olarak, durum iş arayanlar için avantajlı hale geldi: İyi pozisyonlar için potansiyel adaylar, mülakatlarda kendilerini rahat hissediyor ve genellikle işverenlere şartlarını dikte ediyorlar."

Sosyal iletişim ve aile girişimleri uzmanı Anastasia Gorelkina, günümüz pazarının giderek daha canlı, esnek ve teknolojik olarak daha gelişmiş hale geldiğini söylüyor. Çevrimiçi iş arama platformları, işe alım hizmetleri ve mesleki yeniden eğitim programları hızla gelişiyor. Tüm bunlar, insanların uygun fırsatları hızla bulmalarına ve gerekirse çalışma alanlarını değiştirmelerine yardımcı oluyor. Ayrıca, ekonominin çeşitli sektörlerindeki şirketler iş gücünü artırıyor ve bu da daha aktif bir işe alım sürecini teşvik ediyor. Gorelkina'ya göre, işverenler adaylara giderek daha fazla kişiye özel koşullar sunuyor ve bu da onların ilgi alanlarını daha iyi bir şekilde uyumlu hale getirmelerine yardımcı oluyor.