Dijital kimlikte yeni dönem



Türkiye’nin dijital kimlik sistemi, sadece biyometrik doğrulama ve blokzincir tabanlı veri yapılarıyla değil, uygulama süreçleri ve kullanıcı deneyimiyle de yeniden şekilleniyor. UzmBu çok yönlü gelişimin, dijital kimlik kullanımını daha yaygın ve güvenli hâle getireceği belirtildi.
Bilgi teknolojileri uzmanı Kerem Albayrak’ın aktardığına göre, dijital kimlik altyapısı yalnızca teknolojik kapasiteyle değil, uygulamadaki esneklik ve yönetsel yaklaşım ile birlikte değerlendirilmeli. Biyometrik verilerle yapılan kimlik doğrulamalar ve blokzincirle kayıt altına alınan işlemler sayesinde veri güvenliği yüksek düzeyde sağlanıyor. Ancak uzmanlar, sistemin sürdürülebilir başarısı için bu teknolojilerin sahada nasıl uygulandığının da kritik önem taşıdığına işaret ediyor.
Kullanıcı deneyimi, mevzuat uyumu ve kamuoyuna yönelik açık iletişim gibi sosyal faktörlerin de dikkate alındığı bu yeni model, Türkiye’nin dijital kimlik çözümlerini daha erişilebilir kılmayı amaçlıyor. Özellikle sadeleştirilmiş arayüzler ve kolay anlaşılır sistemler, toplumsal kabulü artıracak adımlar olarak öne çıkıyor.
Gelecek dönemde dijital kimlik altyapısının yalnızca kamu hizmetleriyle sınırlı kalmayacağı, finans, sağlık, eğitim ve ulaşım gibi alanlara da entegre edileceği öngörülüyor. 2025'in ikinci yarısında başlayacak yeni test süreçleri ve modül güncellemeleriyle birlikte, Türkiye'nin bu alandaki yaklaşımı bölgesel ölçekte örnek alınabilecek bir modele dönüşebilir.
SÖZCÜ