Dünyanın en eski ülkesi 301 yılında kuruldu ve Manchester'dan daha küçük

İtalya'nın hemen yanında , yaklaşık 60 kilometrekarelik bir yüzölçümüyle dünyanın en eski ülkesi saklıdır. MS 301 yılında kurulan San Marino'nun, dünyanın ayakta kalan en eski cumhuriyeti olduğuna inanılıyor ve sıradan bir mikro devlet değil. Ülke, yaklaşık 110 kilometrekarelik yüzölçümüyle Birleşik Krallık'ın Manchester şehrinden daha küçüktür .

San Marino, büyüklüğüne rağmen eski kuleleri, taş sokakları ve Adriyatik Denizi'ne uzanan nefes kesici manzaralarıyla ortaçağ cazibesiyle doludur. Başkenti ve üzerinde bulunduğu dağ UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde yer almaktadır. Ülkenin yemekleri, dili ve kültürü İtalya'nınkiyle yakından bağlantılıdır. Yüzyıllar boyunca Avrupa'da yaşanan çalkantılara rağmen San Marino, ziyaretçilerini büyüleyici bir tarih, huzurlu manzaralar ve büyüleyici bir karakterle karşılayarak bağımsızlığını gururla korumuştur.

San Marino'nun merkezinde, La Rocca olarak da bilinen Guaita Kulesi yer alır. Bir zamanlar güçlü bir kale, daha sonra 1970'lere kadar hapishane olarak kullanılan kulenin kendine özgü beşgen tasarımı, çift katmanlı koruyucu duvarlarla çevrilidir. İçeride öne çıkanlar arasında, her biri kulenin uzun tarihini ve kalıcı varlığını yansıtan Santa Barbara Şapeli, Çan Kulesi ve Torre della Penna yer alır.

Turistler, kırsal alandan Adriyatik Denizi'ne kadar uzanan nefes kesici manzaraların görülebildiği tepeye ulaşmak için dik merdivenleri (sonunda metal bir merdiven de var) tırmanabilirler.

San Marino, tarihi merkezinin kalbi olan Piazza della Libertà'ya da ev sahipliği yapmaktadır. Titano Dağı'nın tepesinde yer alan bu büyüleyici meydan, ulusal gurur ve ortaçağ zarafetiyle doludur. Ziyaretçiler, huzurlu ortama ihtişamlı bir dokunuş katan törensel bir gelenek olan muhafız değişim törenini izlemek için sık sık buraya toplanırlar.

Tarihi ülkeyi ziyaret eden turistler, buranın cazibesine kapılıp gidiyorlar.

Gezginlerden biri TripAdvisor'da şöyle yazdı: "Son otuz yıldır İtalya'nın tüm bölgelerini gezdik. Geçtiğimiz baharda, Hırvatistan'a gitmek üzere Perugia'dan Ancona'ya giderken, 1 Nisan'da küçük San Marino'yu ziyaret edecek kadar şanslıydık.

"Bu, her yıl Büyük Konsey Naibi'nin yemin töreninin gerçekleştiği iki günden biriydi. Görkem ve ihtişam, parlak renkler, bando takımları ve ilçenin 100'den fazla kişilik ordusunun hassas talimleri arasında, törenleri yakından izleme fırsatı bulduk.

"Bir tepenin üzerinde yer alan Cumhuriyet'in, bakımlı bahçeleri, meydanları, otoparkları, çok sayıda asansörü ve ana caddeleriyle özellikle temiz olduğunu gördük. Mağazalar, kafeler, restoranlar ve kamu binaları da özenle bakılmış gibiydi. Törenlerin ardından, kasabadaki çok sayıda manzaralı restorandan birinde çok güzel bir öğle yemeği yedik. Yakınlardaysanız mutlaka ziyaret etmenizi tavsiye ederiz. 49. ülkemdi ve posta pullarının en çok satın alınan ürün olduğu bir yerdi."

Bir diğeri şöyle yazdı: "İtalya gezimde birkaç saatliğine San Marino'ya gittim. San Marino en önemli yerlerden biriydi. Şehir bir dağın tepesinde olmasına rağmen otopark erişimi iyi ve çok pahalı değil.

Şehrin kendisi biraz Disneyland gibi. Çok temiz, renkli ve etrafında dolaşmak keyifli. Üç kule gibi bazı manzaralar var; bunlardan şehrin tepesindeki ana kuleyi tavsiye edebilirim, çok güzel bir manzara (gerçi bundan fazlası değil ve bunu yanındaki panoramik restorandan da görebilirsiniz).

"Sokakların hediyelik eşya dükkanları ve turistlerle dolu olması, Disneyland'ın imajına biraz daha katkıda bulunuyor."